عربيEnglish

The Noble Qur'an Encyclopedia

Towards providing reliable exegeses and translations of the meanings of the Noble Qur'an in the world languages

Sad [Sad] - Turkish translation - Shaaban Britsh

Surah Sad [Sad] Ayah 88 Location Maccah Number 38

Sâd. Şerefli/öğüt olan Kur’an’a yemin olsun ki!

Onlardan önceki nesillerden nicelerini helak ettik. Feryat ettiler ama vakit kurtuluş/kaçış vakti değildi.

Onlar, çeşitli gruplardan oluşmuş bir ordudur; işte şurada bozguna uğratılacaklardır

Doğrusu biz dağlara boyun eğdirdik, akşam ve sabah onlar kendisiyle (Davud ile) birlikte (Allah'ı) tesbih ederlerdi.

Kuşları da toplu olarak (onunla birlikte tesbih ettiler) Hepsi de O'na (Allah'a) dönmüşlerdi.

Onun (Davud'un) mülkünü güçlendirmiştik. Ona hikmeti ve açık/güzel konuşmayı vermiştik

İşte böylece biz onu bağışlamıştık. Katımızda onun için bir yakınlık ve varılacak güzel bir yeri vardır.

Davud’a Süleyman’ı bağışlamıştık. O, ne güzel bir kuldu. O, Allah’a yönelen/dönen biriydi.

Öğleden sonra ona üç ayağının üzerine durup bir ayağını kaldırmış çalımlı ve safkan koşu atları sunulmuştu.

Onları bana getirin, demiş, (Getirilince) ayaklarını ve boyunlarını kesmeye başladı.

Andolsun biz Süleyman'ı imtihan ettik. Tahtının üstüne bir ceset bırakıverdik. Sonra tevbe edip bize yöneldi

Rabbim! Beni bağışla ve bana, benden sonra hiç kimseye nasip olmayacak bir hükümranlık ver. Vehhab/bol bol bağışta bulunan şüphesiz sensin!

Katımızda onun için bir yakınlık ve varılacak güzel bir yeri vardır.

Ayağınla yere vur. İşte yıkanacak ve içilecek soğuk bir su! demiştik.

Ona ailesini de bağışlamıştık. Onlarla birlikte bizden bir rahmet ve akıl sahiplerine de bir öğüt olması için bir mislini daha bağışlamıştık.

Eline bir demet sap alıp, onunlar vur, yeminini bozma! Biz onu sabırlı bulduk. Ne güzel bir kuldu! Eline bir demet sap alıp onunla vur, yeminini bozma. O, Allah’a yönelen/dönen biriydi.

Biz onları özellikle ahiret yurdunu düşünen ihlaslı kimseler kıldık.

Bu bir hatırlatmadır. Allah korkanlar için varılacak güzel bir yer vardır.

Yanlarında da gözlerini kendilerine dikmiş yaşıt güzeller vardır.

İşte şu da, azgınlar için kötü bir varış yeri vardır.

Ve buna benzer başka cinsten çeşit çeşit azap...

Bu, sizinle birlikte girecek bir grup, (İleri gelen azgınlar birbirlerine) rahat yüzü yok size (derler). Şüphesiz onlar cehenneme gireceklerdir.

İşte Cehennem ehlinin tartışmaları şüphesiz böylece gerçekleşecektir.

Senin izzetin adına yemin ederim ki, onların hepsini azdıracağım/saptıracağım, dedi.

(Allah) Hak (benim katımdan olandır) ve ben hakkı söylerim, dedi.

Bu (Kur’an) ancak, alemler için bir hatırlatmadır.