Main pages

Surah The Beneficient [Al-Rahman] in Turkish

Surah The Beneficient [Al-Rahman] Ayah 78 Location Maccah Number 55

ٱلرَّحْمَٰنُ ﴿١﴾

Rahman.

Alİ Bulaç

Rahman (olan Allah)

Çeviriyazı

erraḥmân.

Diyanet İşleri

Rahman olan Allah Kuran'ı öğretti;

Diyanet Vakfı

Çok merhametli(Allah)

Edip Yüksel

Rahman,

Elmalılı Hamdi Yazır

Rahmân (çok merhametli olan Allah)

Öztürk

O Rahman,

Suat Yıldırım

Rahman Kur'ân’ı öğretti.

Süleyman Ateş

Çok merhametli (Allah),

عَلَّمَ ٱلْقُرْءَانَ ﴿٢﴾

Kur'an'ı öğretti.

Alİ Bulaç

Kur'an'ı öğretti.

Çeviriyazı

`alleme-lḳur'ân.

Diyanet İşleri

Rahman olan Allah Kuran'ı öğretti;

Diyanet Vakfı

Kur'an'ı öğretti.

Edip Yüksel

Kuran'ı öğretti.

Elmalılı Hamdi Yazır

Kurân'ı öğretti.

Öztürk

O öğretti Kur'an'ı,

Suat Yıldırım

Rahman Kur'ân’ı öğretti.

Süleyman Ateş

Kur'an'ı öğretti.

خَلَقَ ٱلْإِنسَٰنَ ﴿٣﴾

insanı halketti,

Alİ Bulaç

İnsanı yarattı.

Çeviriyazı

ḫaleḳa-l'insân.

Diyanet İşleri

İnsanı yarattı, ona konuşmayı öğretti.

Diyanet Vakfı

İnsanı yarattı.

Edip Yüksel

İnsanı yarattı.

Elmalılı Hamdi Yazır

İnsanı yarattı.

Öztürk

O yarattı insanı,

Suat Yıldırım

İnsanı yarattı, ona konuşmayı öğretti.

Süleyman Ateş

İnsanı yarattı.

عَلَّمَهُ ٱلْبَيَانَ ﴿٤﴾

ona dilleri, konuşmayı belletti.

Alİ Bulaç

Ona beyanı öğretti.

Çeviriyazı

`allemehü-lbeyân.

Diyanet İşleri

İnsanı yarattı, ona konuşmayı öğretti.

Diyanet Vakfı

Ona açıklamayı öğretti.

Edip Yüksel

Ona beyanı (açıklama yeteneğini) öğretti.

Elmalılı Hamdi Yazır

Ona beyanı öğretti.

Öztürk

O belletti ona beyanı.

Suat Yıldırım

İnsanı yarattı, ona konuşmayı öğretti.

Süleyman Ateş

Ona beyanı (konuşup, düşüncelerini açıklamayı) öğretti.

ٱلشَّمْسُ وَٱلْقَمَرُ بِحُسْبَانٍۢ ﴿٥﴾

Güneş ve ay, hesapla hareket eyler.

Alİ Bulaç

Güneş ve ay (belli) bir hesap iledir.

Çeviriyazı

eşşemsü velḳameru biḥusbân.

Diyanet İşleri

Güneş ve ayın hareketleri bir hesaba göredir.

Diyanet Vakfı

Güneş ve ay bir hesaba göre (hareket etmekte) dir.

Edip Yüksel

Güneş ve ay bir hesap ile (hareket etmekte) dir.

Elmalılı Hamdi Yazır

Güneş de ay da bir hesab iledir.

Öztürk

Güneş ve Ay. Hesaba bağlıdır herbirinin her şeyi.

Suat Yıldırım

Güneş ve Ay bir hesap ile hareket ederler. [36,38-40; 6,96]

Süleyman Ateş

Güneş de, Ay da bir hesap ile(cereyan etmekte)dir.

وَٱلنَّجْمُ وَٱلشَّجَرُ يَسْجُدَانِ ﴿٦﴾

Ve gövdesiz bitki ve gövdeli ağaç secde eder.

Alİ Bulaç

Bitki ve ağaç (O'na) secde etmektedirler.

Çeviriyazı

vennecmü veşşeceru yescüdân.

Diyanet İşleri

Bitkiler ve ağaçlar O'nun buyruğuna boyun eğerler.

Diyanet Vakfı

Bitkiler ve ağaçlar secde ederler.

Edip Yüksel

Yıldızlar ve ağaçlar secde etmektedirler.

Elmalılı Hamdi Yazır

Bitkiler ve ağaçlar secde etmektedirler.

Öztürk

Çimen/yıldız ve ağaç secde ediyorlar.

Suat Yıldırım

Yıldızlar ve bitkiler hep secdededirler. [22,18]

Süleyman Ateş

Necm (bitkiler, yıldızlar) ve ağaçlar (Allah'a) secde etmektedirler.

وَٱلسَّمَآءَ رَفَعَهَا وَوَضَعَ ٱلْمِيزَانَ ﴿٧﴾

Ve göğü yüceltti ve ölçüyü koydu.

Alİ Bulaç

Gökyüzü, Onu da yükseltti ve mizanı koydu.

Çeviriyazı

vessemâe rafe`ahâ veveḍa`a-lmîzân.

Diyanet İşleri

O, göğü yükseltmiştir; tartıyı koymuştur.

Diyanet Vakfı

Göğü Allah yükseltti ve mizanı (dengeyi) O koydu.

Edip Yüksel

Göğü yükseltti ve ölçüyü/dengeyi koydu.

Elmalılı Hamdi Yazır

Göğü yükseltti ve mizanı koydu.

Öztürk

Ve gök. Yükseltti onu. Ve koydu şaşmaz ölçüyü, mizanı.

Suat Yıldırım

Göğü bu âhenkle O yükseltti ve bu mîzânı koydu ki siz de ders alıp ölçü dışına taşmayasınız. [57,25; 26,182]

Süleyman Ateş

Göğü yükseltti ve mizanı koydu.

أَلَّا تَطْغَوْا۟ فِى ٱلْمِيزَانِ ﴿٨﴾

Ölçüde, tartıda insafsızlık etmeyin.

Alİ Bulaç

Sakın mizanda 'haksızlık ve taşkınlık yapmayın.'

Çeviriyazı

ellâ taṭgav fi-lmîzân.

Diyanet İşleri

Artık tartıda tecavüz etmeyin.

Diyanet Vakfı

Sakın dengeyi bozmayın.

Edip Yüksel

Ki ölçüyü aşmayasınız.

Elmalılı Hamdi Yazır

Sakın tartıda taşkınlık etmeyin.

Öztürk

Azgınlık etmeyin ölçü ve tartıda, saptırmayın mizanı.

Suat Yıldırım

Göğü bu âhenkle O yükseltti ve bu mîzânı koydu ki siz de ders alıp ölçü dışına taşmayasınız. [57,25; 26,182]

Süleyman Ateş

Tartıda taşkınlık edip dengeyi bozmayın.

وَأَقِيمُوا۟ ٱلْوَزْنَ بِٱلْقِسْطِ وَلَا تُخْسِرُوا۟ ٱلْمِيزَانَ ﴿٩﴾

Teraziyi doğru tutun, adaletle tartın ve eksik tartmayın.

Alİ Bulaç

Tartıyı adaletle tutup-doğrultun ve tartıyı noksan tutmayın.

Çeviriyazı

veeḳîmü-lvezne bilḳisṭi velâ tuḫsirü-lmîzân.

Diyanet İşleri

Tartmayı doğru yapın, tartıyı eksik tutmayın.

Diyanet Vakfı

Ölçüyü adaletle tutun ve eksik tartmayın.

Edip Yüksel

Ölçüyü adaletle gözetiniz; ölçüyü kaybetmeyiniz.

Elmalılı Hamdi Yazır

Tartıyı adaletle yapın, terazide eksiklik yapmayın.

Öztürk

Ölçüyü titizlikle, adaletle koruyun ve hüsrana araç yapmayın mizanı.

Suat Yıldırım

Öyleyse siz de tartıyı adaletle yapın, sakın teraziyi, dengeyi aksatmayın!

Süleyman Ateş

Tartıyı adaletle yapın, terazide eksiklik yapmayın.

وَٱلْأَرْضَ وَضَعَهَا لِلْأَنَامِ ﴿١٠﴾

Yeryüzünü alçalttı halka.

Alİ Bulaç

Yere gelince, onu da (yaratılmış bütün) varlıklar için alçalttı-koydu.

Çeviriyazı

vel'arḍa veḍa`ahâ lil'enâm.

Diyanet İşleri

Allah, yeri yaratıkları için meydana getirmiştir.

Diyanet Vakfı

Allah, yeri canlılar için yaratmıştır.

Edip Yüksel

Yeryüzünü tüm yaratıklar için yarattı.

Elmalılı Hamdi Yazır

(Allah) yeri mahlukat için (aşağıya) koydu.

Öztürk

Ve yerküre. Koydu onu toprakta yaşayacak yaratıklar için.

Suat Yıldırım

Allah yeryüzünü de canlı yaratıklar için alçaltıp döşedi.

Süleyman Ateş

(Allah) Yeri halk için koydu.

فِيهَا فَٰكِهَةٌۭ وَٱلنَّخْلُ ذَاتُ ٱلْأَكْمَامِ ﴿١١﴾

Orada meyveler ve lifli, kabuklu hurmalar var.

Alİ Bulaç

Onda meyveler ve salkımlı hurmalıklar var.

Çeviriyazı

fîhâ fâkiheh. vennaḫlü ẕâtü-l'ekmâm.

Diyanet İşleri

Orada meyveler, salkımlı hurma ağaçları, kabuklu taneler, güzel kokulu otlar vardır.

Diyanet Vakfı

Orada meyveler ve salkımlı hurma ağaçları vardır.

Edip Yüksel

Orada meyvalar, salkımlı hurma ağaçları vardır.

Elmalılı Hamdi Yazır

Orada meyvalar ve salkımlı hurma ağaçları vardır.

Öztürk

Bir meyve var onda. Ve salkımlarla donatılmış hurma ağaçları.

Suat Yıldırım

Orada meyve çeşitleri, salkımlarla dolu hurma ağaçları, saplı ve yapraklı hububat ve hoş kokulu bitkiler vardır.

Süleyman Ateş

Onda meyva(lar) ve salkımlı hurmalar var.

وَٱلْحَبُّ ذُو ٱلْعَصْفِ وَٱلرَّيْحَانُ ﴿١٢﴾

Yapraklı taneler var ve güzel kokulu otlar.

Alİ Bulaç

Yapraklı taneler ve güzel kokulu bitkiler.

Çeviriyazı

velḥabbü ẕü-l`aṣfi verrayḥân.

Diyanet İşleri

Orada meyveler, salkımlı hurma ağaçları, kabuklu taneler, güzel kokulu otlar vardır.

Diyanet Vakfı

Yapraklı daneler ve hoş kokulu bitkiler vardır.

Edip Yüksel

Kabuklu taneler ve baharatlar.

Elmalılı Hamdi Yazır

Yapraklı taneler ve hoş kokulu bitkiler vardır.

Öztürk

Çimli ve samanlı dâne ve hoş kokulu otlar vardır.

Suat Yıldırım

Orada meyve çeşitleri, salkımlarla dolu hurma ağaçları, saplı ve yapraklı hububat ve hoş kokulu bitkiler vardır.

Süleyman Ateş

Saplı ve yapraklı dane(ler) ve hoş kokulu bitkiler var.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿١٣﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Ey insanlar ve cinler! Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

(Ey insanlar ve cinler), Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Bu böyle iken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

(Ey cinler ve insanlar topluluğu) Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

خَلَقَ ٱلْإِنسَٰنَ مِن صَلْصَٰلٍۢ كَٱلْفَخَّارِ ﴿١٤﴾

İyice pişmiş gibi kupkuru balçıktan, insanı halketti.

Alİ Bulaç

İnsanı, ateşte pişmiş gibi kuru bir çamurdan yarattı.

Çeviriyazı

ḫaleḳa-l'insâne min ṣalṣâlin kelfeḫḫâr.

Diyanet İşleri

O, insanı pişmiş çamur gibi kuru balçıktan yaratmıştır.

Diyanet Vakfı

Allah insanı, pişmiş çamura benzeyen bir balçıktan yarattı.

Edip Yüksel

İnsanı, çömlek gibi kuru bir çamurdan yarattı.

Elmalılı Hamdi Yazır

Allah insanı, pişmiş bir çamura benzeyen bir balçıktan yarattı.

Öztürk

İnsanı, pişirilmiş çamur gibi kuru bir balçıktan yarattı.

Suat Yıldırım

İnsanı kiremit gibi pişmiş çamurdan yarattı.

Süleyman Ateş

İnsanı kiremit gibi pişmiş çamurdan yarattı.

وَخَلَقَ ٱلْجَآنَّ مِن مَّارِجٍۢ مِّن نَّارٍۢ ﴿١٥﴾

Ve cinleri, coşup kaynayan ateşten yarattı.

Alİ Bulaç

Cann'ı (cinni) da 'yalın-dumansız bir ateşten' yarattı.

Çeviriyazı

veḫaleḳa-lcânne mim mâricim min nâr.

Diyanet İşleri

Cinleri de yalın bir alevden yaratmıştır.

Diyanet Vakfı

Cinleri öz ateşten yarattı.

Edip Yüksel

Cinleri de dumansız ateşten yarattı.

Elmalılı Hamdi Yazır

Cinleri de hâlis ateşten yarattı.

Öztürk

Cini de ateşin dumansızından yarattı.

Suat Yıldırım

Cinni ise hâlis ateşten yarattı.

Süleyman Ateş

Cin'i de halis ateşten yarattı.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿١٦﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken; Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

O halde, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

رَبُّ ٱلْمَشْرِقَيْنِ وَرَبُّ ٱلْمَغْرِبَيْنِ ﴿١٧﴾

Rabbidir iki doğunun ve Rabbidir iki batının.

Alİ Bulaç

O, iki doğunun da Rabbidir, iki batının da Rabbidir.

Çeviriyazı

rabbü-lmeşriḳayni verabbü-lmagribeyn.

Diyanet İşleri

O, iki doğunun Rabbidir, iki batının Rabbidir.

Diyanet Vakfı

(O,) iki doğunun ve iki batının Rabbidir.

Edip Yüksel

İki doğunun ve iki batının Rabbi.

Elmalılı Hamdi Yazır

(O) iki doğunun ve iki batının Rabbidir.

Öztürk

İki doğunun Rabbi de O'dur, iki batının Rabbi de.

Suat Yıldırım

O hem iki doğunun, hem iki batının Rabbidir. [70,40; 73,9]

Süleyman Ateş

İki doğunun ve iki batının Rabbidir.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿١٨﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyse Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

مَرَجَ ٱلْبَحْرَيْنِ يَلْتَقِيَانِ ﴿١٩﴾

İki denizi salmıştır, nerdeyse karışacaklar.

Alİ Bulaç

Birbirleriyle kavuşmak üzere iki denizi salıverdi.

Çeviriyazı

merace-lbaḥrayni yelteḳiyân.

Diyanet İşleri

Acı ve tatlı sulu iki denizi birbirine kavuşmamak üzere salıvermiştir.

Diyanet Vakfı

İki denizi birbirine kavuşmak üzere salıvermiştir.

Edip Yüksel

İki denizi salmıştır; birbirlerine kavuşuyorlar.

Elmalılı Hamdi Yazır

(Acı ve tatlı) iki denizi salıverdi birbirine kavuşuyorlar.

Öztürk

Salmıştır iki denizi; buluşup kucaklaşıyorlar.

Suat Yıldırım

O iki denizi salıverdi, birbirine kavuşurlar.

Süleyman Ateş

İki denizi salıverdi, birbirine kavuşuyorlar,

بَيْنَهُمَا بَرْزَخٌۭ لَّا يَبْغِيَانِ ﴿٢٠﴾

Fakat aralarında bir berzah var, birbirlerine karışmazlar.

Alİ Bulaç

İkisi arasında bir engel (berzah) vardır; birbirlerinin sınırını geçmezler.

Çeviriyazı

beynehümâ berzeḫul lâ yebgiyân.

Diyanet İşleri

Aralarında bir engel vardır; birbirinin sınırını aşamazlar.

Diyanet Vakfı

Aralarında bir engel vardır, birbirine geçip karışmazlar.

Edip Yüksel

Aralarında bir engel vardır; birbirinin sınırını aşıp karışmazlar.

Elmalılı Hamdi Yazır

Fakat aralarında bir engel vardır, birbirlerine geçip karışmıyorlar.

Öztürk

Bir ayırıcı var aralarında; kendi sınırlarını aşmıyorlar.

Suat Yıldırım

Fakat aralarında bir engel bulunduğundan, birbirinin sınırını aşmazlar.

Süleyman Ateş

Aralarında bir engel vardır, birbirine geçip karışmıyorlar.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٢١﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

يَخْرُجُ مِنْهُمَا ٱللُّؤْلُؤُ وَٱلْمَرْجَانُ ﴿٢٢﴾

Her ikisinden de inci ve mercan çıkar.

Alİ Bulaç

İkisinden de inci ve mercan çıkar.

Çeviriyazı

yaḫrucü minhüme-llü'lüü velmercân.

Diyanet İşleri

Bu iki denizden de inci ve mercan çıkar.

Diyanet Vakfı

İkisinden de inci ve mercan çıkar.

Edip Yüksel

İkisinden de inci ve mercan çıkar.

Elmalılı Hamdi Yazır

İkisinden de inci ve mercan çıkar.

Öztürk

Çıkıyor onlardan inci ile mercan.

Suat Yıldırım

Onların her ikisinden inci ve mercan çıkar. [35,12]

Süleyman Ateş

İkisinden de inci ve mercan çıkar.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٢٣﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Şimdi Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Peki Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

وَلَهُ ٱلْجَوَارِ ٱلْمُنشَـَٔاتُ فِى ٱلْبَحْرِ كَٱلْأَعْلَٰمِ ﴿٢٤﴾

Ve onundur denizde akıp giden dağlar gibi gemiler.

Alİ Bulaç

Denizde koca dağlar gibi yükselen gemiler O'nundur.

Çeviriyazı

velehü-lcevâri-lmünşeâtü fi-lbaḥri kel'a`lâm.

Diyanet İşleri

Denizde yürüyen dağlar gibi gemiler O'nundur.

Diyanet Vakfı

Denizde yüce dağlar gibi yükselen gemiler de O'nundur.

Edip Yüksel

Denizde dağlar gibi akıp giden gemiler O'nundur.

Elmalılı Hamdi Yazır

Denizde koca dağlar gibi yükselen gemiler de onundur.

Öztürk

Denizde koca dağlar gibi akıp giden o görkemli gemiler de O'nundur.

Suat Yıldırım

Denizde koca dağlar gibi yüzen gemiler O'nundur.

Süleyman Ateş

Denizde koca dağlar gibi akıp giden kocaman gemiler de O'nundur.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٢٥﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyken Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

كُلُّ مَنْ عَلَيْهَا فَانٍۢ ﴿٢٦﴾

Yerin üstünde ne varsa fanidir.

Alİ Bulaç

(Yer) Üzerindeki herşey yok olucudur;

Çeviriyazı

küllü men `aleyhâ fân.

Diyanet İşleri

Yeryüzünde bulunan her şey fanidir.

Diyanet Vakfı

Yer yüzünde bulunan her canlı yok olacak.

Edip Yüksel

Üzerinde bulunan herkes ölümlüdür.

Elmalılı Hamdi Yazır

Yer üzerinde bulunan her şey fânidir.

Öztürk

Yer üzerinde bulunan herkes yok olacaktır.

Suat Yıldırım

Yerin üstünde olan herkes fanidir. [28,88; 18,28; 76,9]

Süleyman Ateş

(Yer) Üzerinde bulunan her şey yok olacaktır.

وَيَبْقَىٰ وَجْهُ رَبِّكَ ذُو ٱلْجَلَٰلِ وَٱلْإِكْرَامِ ﴿٢٧﴾

Ve ancak ululuk ve kerem ıssı Rabbinin zatıdır kalan.

Alİ Bulaç

Celal ve ikram sahibi olan Rabbinin yüzü (Kendisi) baki kalacaktır.

Çeviriyazı

veyebḳâ vechü rabbike ẕü-lcelâli vel'ikrâm.

Diyanet İşleri

Ancak, yüce ve cömert olan Rabbinin varlığı bakidir.

Diyanet Vakfı

Ancak azamet ve ikram sahibi Rabbinin zatı baki kalacak.

Edip Yüksel

Sadece Görkemli ve Onurlu Rabbinin varlığı kalıcıdır.

Elmalılı Hamdi Yazır

Yalnız celâl ve ikram sahibi Rabbinin yüzü (zâtı) baki kalacaktır.

Öztürk

Sadece o bağış ve celal sahibi Rabbinin yüzü kalacaktır.

Suat Yıldırım

Ancak senin azamet ve kerem sahibi Rabbinin Zatı baki kalır.

Süleyman Ateş

Yalnız Rabbinin celal ve ikram sahibi yüzü baki kalacaktır.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٢٨﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Peki, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

يَسْـَٔلُهُۥ مَن فِى ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلْأَرْضِ ۚ كُلَّ يَوْمٍ هُوَ فِى شَأْنٍۢ ﴿٢٩﴾

Ondan ister kim varsa göklerde ve yeryüzünde; o, her gün bir iştedir.

Alİ Bulaç

Göklerde ve yerde olan ne varsa O'ndan ister. O, her gün bir iştedir.

Çeviriyazı

yes'elühû men fi-ssemâvâti vel'arḍ. külle yevmin hüve fî şe'n.

Diyanet İşleri

Göklerde ve yerde olan kimseler her şeyi O'ndan isterler; O her an kainata tasarruf etmektedir.

Diyanet Vakfı

Göklerde ve yerde bulunan herkes, O'ndan ister. O, her an yaratma halindedir.

Edip Yüksel

Göklerde ve yerde olan herkes O'na yalvarır. O her gün kesintisiz kontrol etmektedir.

Elmalılı Hamdi Yazır

Göklerde ve yerde bulunanlar, O'ndan isterler. O, her gün yeni bir iştedir.

Öztürk

Göklerde ve yerde kim varsa O'ndan ister. O, her an yeni bir iş ve oluştadır.

Suat Yıldırım

Göklerde olan, yerde olan herkes, ihtiyaçları için O'na yalvarır (bütün bunları gerçekleştirmek için) O, her an yeni tecellilerle iş başındadır.

Süleyman Ateş

Göklerde ve yerde bulunanlar (her şeyi) O'ndan isterler. O, her gün (her an) yeni bir iştedir.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٣٠﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

O halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

سَنَفْرُغُ لَكُمْ أَيُّهَ ٱلثَّقَلَانِ ﴿٣١﴾

Ey iki ağır topluluk, insanlar ve cinler, yakında hesabınıza bakacağız.

Alİ Bulaç

Ey (yeryüzüne yükletilmiş) iki ağırlık (olan ins ve cin), yakında (ahirette hesabınızı görmek üzere) sizin için de vakit bulacağız.

Çeviriyazı

senefrugu leküm eyyühe-ŝŝeḳalân.

Diyanet İşleri

Ey insan ve cin toplulukları! Sizin de hesabınızı ele alacağız.

Diyanet Vakfı

Ey insan ve cin! Sizin de hesabınızı ele alacağız.

Edip Yüksel

Ey sorumlu iki topluluk, sizi elbette sorguya çekeceğiz.

Elmalılı Hamdi Yazır

Ey insan ve cin! sizin de hesabınızı ele alacağız.

Öztürk

Ey ağırlıklı ve onurlu iki toplum/ey insan ve cin toplulukları! Sizinle de meşgul olacağız.

Suat Yıldırım

Hele az bekleyin, ey cin ve ins topluluğu! Yakında sizin de sıranız gelecek!

Süleyman Ateş

Ey iki sekal, sizin için de boş vaktimiz olacak (sizin de hesabınızı göreceğiz).

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٣٢﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Hal bu iken Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

يَٰمَعْشَرَ ٱلْجِنِّ وَٱلْإِنسِ إِنِ ٱسْتَطَعْتُمْ أَن تَنفُذُوا۟ مِنْ أَقْطَارِ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلْأَرْضِ فَٱنفُذُوا۟ ۚ لَا تَنفُذُونَ إِلَّا بِسُلْطَٰنٍۢ ﴿٣٣﴾

Ey cin ve insan topluluğu, ölümden kurtulmak için, göklerin ve yer yüzünün bucaklarından geçip kaçmaya gücünüz yeterse geçin, kaçın; fakat geçemezsiniz bir kudret olmadıkça.

Alİ Bulaç

Ey cin ve ins toplulukları, eğer göklerin ve yerin bucaklarından aşıp-geçmeye güç yetirebilirseniz, hemen aşın; ancak 'üstün bir güç (sultan)' olmaksızın aşamazsınız.

Çeviriyazı

yâ ma`şera-lcinni vel'insi ini-steṭa`tüm en tenfüẕû min aḳṭâri-ssemâvâti vel'arḍi fenfüẕû. lâ tenfüẕûne illâ bisülṭân.

Diyanet İşleri

Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin çevresini aşıp geçmeye gücünüz yetiyorsa geçin! Ama Allah'ın verdiği bir güç olmaksızın geçemezsiniz ki!

Diyanet Vakfı

Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin çerçevesinden çıkıp gitmeye gücünüz yetiyorsa geçin. Ancak büyük bir güçle çıkıp gidebilirsiniz.

Edip Yüksel

Ey insanlar ve cinler topluluğu, göklerin ve yerin sınırlarını aşmaya gücünüz yetiyorsa, aşıp geçin. Bir yetkiye sahip olmadan geçemezsiniz.

Elmalılı Hamdi Yazır

Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin çevresinden geçmeye gücünüz yeterse geçin gidin. Allah'ın verdiği bir güç olmadan geçemezsiniz.

Öztürk

Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin bucaklarından/köşelerinden geçip gitmeye gücünüz yeterse, hadi geçin gidin. Bilgi ve güç dışında bir şeyle geçip gidemezsiniz!

Suat Yıldırım

Ey cin ve ins topluluğu! Yapabilirseniz haydi göklerin ve yerin hududundan geçin bakalım!Ama geçemezsiniz, ancak üstün bir güç, kuvvetli bir delil ve ilimle geçebilirsiniz.

Süleyman Ateş

Ey cinler ve insanlar topluluğu, göklerin ve yerin bucaklarından geçip gitmeğe gücünüz yeterse geçin gidin. Ancak kudretle geçebilirsiniz.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٣٤﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyse Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

يُرْسَلُ عَلَيْكُمَا شُوَاظٌۭ مِّن نَّارٍۢ وَنُحَاسٌۭ فَلَا تَنتَصِرَانِ ﴿٣٥﴾

Üstünüze bir ateş yalımı ve erimiş bakır gönderilir de kaçamazsınız.

Alİ Bulaç

İkinizin de üzerine ateşten yalın bir alev ve (bakır gibi erimiş) kıpkızıl bir duman salıverilir de 'kurtulup-başaramazsınız.'

Çeviriyazı

yürselü `aleykümâ şüvâżum min nâriv venüḥâsün felâ tenteṣirân.

Diyanet İşleri

Ey insanlar ve cinler! Üzerinize dumansız bir alev ve ateşsiz bir duman gönderilir de kurtulamazsınız.

Diyanet Vakfı

Üzerinize ateşten alev ve duman gönderilir de birbirinizi kurtaramaz ve yardımlaşamazsınız.

Edip Yüksel

Üzerinize ateşten toplar ve ışınlar gönderilir; yardım görmezsiniz.

Elmalılı Hamdi Yazır

Üzerinize ateşten alev ve duman gönderilir, kendinizi savunamazsınız.

Öztürk

İkinizin de üzerine ateşten bir alev ve erimiş bakır/duman gönderilir de başarılı olamazsınız.

Suat Yıldırım

Üzerinize ateşler, duman alevleri gönderilir de artık kendinizi savunamazsınız. {KM, Mezmurlar 136,10; Çıkış 15; Tesniye 32,2}

Süleyman Ateş

İkinizin de üzerine, ateşten yalın alev ve kıpkızıl bir duman (yahut erimiş bakır) gönderilir, başaramazsınız.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٣٦﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

فَإِذَا ٱنشَقَّتِ ٱلسَّمَآءُ فَكَانَتْ وَرْدَةًۭ كَٱلدِّهَانِ ﴿٣٧﴾

Derken gök yarılıp kırmızı bir gül rengine gelerek yağ gibi eriyince...

Alİ Bulaç

Sonra gök yarılıp yağ gibi erimiş olarak kıpkırmızı bir gül olduğu zaman;

Çeviriyazı

feiẕe-nşeḳḳati-ssemâü fekânet verdeten keldihân.

Diyanet İşleri

Gök yarılıp da, gül gibi kızardığı, yağ gibi eridiği zaman haliniz nice olur?

Diyanet Vakfı

Gök yarılıp da kızarmış yağ renginde gül gibi olduğu zaman,

Edip Yüksel

Gök parçalanıp da, yağ gibi eridiği ve kırmızı bir güle dönüştüğü zaman...

Elmalılı Hamdi Yazır

Gök yarılıp da, erimiş yağ gibi kıpkırmızı bir gül olduğu zaman...

Öztürk

Gök yarılarak, eriyip kızarmış yağ/kırmızıya boyanmış deri gibi bir gül haline geldiği zaman,

Suat Yıldırım

Gök yarılıp kızıl sahtiyan gibi kıpkırmızı bir güle dönüştüğünde öyle müthiş işler olacak ki! {KM, Yoel 3,4; Resullerin işleri 2,20; Vahiy 6,12}

Süleyman Ateş

Gök yarılıp da erimiş yağ gibi kıpkırmızı bir gül olduğu zaman...

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٣٨﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayacaksınız yalan?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

فَيَوْمَئِذٍۢ لَّا يُسْـَٔلُ عَن ذَنۢبِهِۦٓ إِنسٌۭ وَلَا جَآنٌّۭ ﴿٣٩﴾

Ne insan, ne cin, artık o gün suçlu mudur, sorulmaz.

Alİ Bulaç

İşte o gün, ne insana, ne cinne günahından sorulmaz.

Çeviriyazı

feyevmeiẕil lâ yüs'elü `an ẕembihî insüv velâ cânn.

Diyanet İşleri

O gün ne insana ve ne cine suçu sorulur.

Diyanet Vakfı

İşte o gün insana da cine de günahı sorulmaz.

Edip Yüksel

O gün ne insana ne de cine günahından sorulmaz.

Elmalılı Hamdi Yazır

İşte o gün, ne insana ne de cinne günahından sorulmaz.

Öztürk

O gün günahlarından ne cin sorguya çekilir ne de insan.

Suat Yıldırım

Artık o gün insanlara ve cinlere günahları sorulmaz. Herkesin siması, soruya hacet bırakmaz.

Süleyman Ateş

O gün ne insana, ne de cin'e günahından sorulur.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٤٠﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayacaksınız yalan?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

يُعْرَفُ ٱلْمُجْرِمُونَ بِسِيمَٰهُمْ فَيُؤْخَذُ بِٱلنَّوَٰصِى وَٱلْأَقْدَامِ ﴿٤١﴾

Suçlular, yüzlerindeki alametten tanınırlar da perçemlerinden ve ayaklarından tutulurlar.

Alİ Bulaç

(Çünkü o gün) Suçlu-günahkarlar, simalarından tanınır da alınlarından ve ayaklarından yakalanırlar.

Çeviriyazı

yü`rafü-lmücrimûne bisîmâhüm feyü'ḫaẕü binnevâṣî vel'aḳdâm.

Diyanet İşleri

Suçlular simalarından tanınırlar da, alın saçlarından ve ayaklarından yakalanırlar.

Diyanet Vakfı

Suçlular, simalarından tanınır, perçemlerinden ve ayaklarından yakalanırlar.

Edip Yüksel

Suçlular yüzlerinden tanınır ve yaka paça götürülürler.

Elmalılı Hamdi Yazır

Suçlular simalarından tanınır, alınlarından ve ayaklarından tutulur.

Öztürk

Suçlular, yüzlerinden tanınır da yakalanırlar perçemlerinden ve ayaklarından.

Suat Yıldırım

Suçlular simalarından tanınırlar, perçemlerinden ve ayaklarından tutulup yaka paça cehenneme atılırlar.

Süleyman Ateş

Suçlular, simalarından tanınır, alınlar(ın)dan ve ayaklar(ın)dan tutulur.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٤٢﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayacaksınız yalan?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

هَٰذِهِۦ جَهَنَّمُ ٱلَّتِى يُكَذِّبُ بِهَا ٱلْمُجْرِمُونَ ﴿٤٣﴾

İşte bu, suçluların yalanladıkları cehennem.

Alİ Bulaç

İşte bu, suçlu-günahkarların kendisini yalanladıkları cehennemdir.

Çeviriyazı

hâẕihî cehennemü-lletî yükeẕẕibü bihe-lmücrimûn.

Diyanet İşleri

İşte suçluların yalanladıkları cehennem budur.

Diyanet Vakfı

İşte bu, suçluların yalanladıkları cehennemdir.

Edip Yüksel

İşte bu, suçluların yalanlayıp durduğu cehennemdir.

Elmalılı Hamdi Yazır

İşte bu, suçluların yalanladığı cehennemdir.

Öztürk

İşte bu, günahkârların yalanlayıp durdukları cehennemdir.

Suat Yıldırım

Ve onlara: “İşte suçluların yalan saydıkları cehennem!” denilir.

Süleyman Ateş

İşte bu, suçluların yalanladığı cehennemdir!

يَطُوفُونَ بَيْنَهَا وَبَيْنَ حَمِيمٍ ءَانٍۢ ﴿٤٤﴾

Cehennemle içecekleri kaynar suyun arasında dolanıp dururlar.

Alİ Bulaç

Onlar, kendisiyle alabildiğine kaynar hale getirilmiş su arasında dönüp-dolaşırlar.

Çeviriyazı

yeṭûfûne beynehâ vebeyne ḥamîmin ân.

Diyanet İşleri

Onlar, cehennem ateşiyle kaynar su arasında dolaşır dururlar.

Diyanet Vakfı

Onlar, cehennemle kaynar su arasında dolaşır dururlar.

Edip Yüksel

Onunla kaynar su arasında dönüp dolaşırlar.

Elmalılı Hamdi Yazır

Onunla kaynar su arasında dolaşırlar.

Öztürk

Onlar, onunla kaynar su arasında dolaşırlar.

Suat Yıldırım

Onlar cehennem ile kaynar su arasında devamlı gidip gelirler.

Süleyman Ateş

Onunla kaynar su arasında dolaşırlar.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٤٥﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Şimdi Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

وَلِمَنْ خَافَ مَقَامَ رَبِّهِۦ جَنَّتَانِ ﴿٤٦﴾

Rabbinin tapısına varmaktan korkana iki cennet var.

Alİ Bulaç

Rabbin makamından korkan kimse için ise iki cennet vardır.

Çeviriyazı

velimen ḫâfe meḳâme rabbihî cennetân.

Diyanet İşleri

Rabbine karşı durmaktan korkan kimseye iki cennet vardır.

Diyanet Vakfı

Rabbinin huzurunda durmaktan korkan kimselere iki cennet vardır.

Edip Yüksel

Rabbinin görkeminden korkan (cin ve insan) lar için iki cennet vardır.

Elmalılı Hamdi Yazır

Rabbinin makamından korkan kimselere iki cennet vardır.

Öztürk

Rabbinin makamından korkan kimseye iki cennet var.

Suat Yıldırım

Rabbinin huzuruna çıkmaktan endişe duyan mümine iki cennet var.

Süleyman Ateş

Rabbinin divanında dur(up hesap ver)mekten korkan kimseye iki cennet var.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٤٧﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyken Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayabilirsiniz yalan?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

ذَوَاتَآ أَفْنَانٍۢ ﴿٤٨﴾

İkisinde de türlütürlü nimetler var, çeşitçeşit ağaçlar.

Alİ Bulaç

Çeşit çeşit 'inceliklere ve güzelliklere' (veya her türden sık ağaçlara) sahiptirler.

Çeviriyazı

ẕevâtâ efnân.

Diyanet İşleri

Bu iki cennet türlü ağaçlarla doludur.

Diyanet Vakfı

İki cennet de çeşit çeşit ağaçlarla doludur.

Edip Yüksel

Türlü besinlerle doludur her ikisi.

Elmalılı Hamdi Yazır

İkisinin de çeşitli ağaçları, meyvaları vardır.

Öztürk

İkisi de çeşit çeşit ağaçlarla/bitkilerle doludur.

Suat Yıldırım

Her iki cennet de çeşit çeşit ağaçlarla doludur.

Süleyman Ateş

İkisinin de çeşitli ağaçları, meyvaları var.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٤٩﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyse Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

فِيهِمَا عَيْنَانِ تَجْرِيَانِ ﴿٥٠﴾

İkisinde de iki ırmak var, akar.

Alİ Bulaç

İkisinde de akmakta olan iki pınar vardır.

Çeviriyazı

fîhimâ `aynâni tecriyân.

Diyanet İşleri

Bu cennetlerden akan iki kaynak vardır.

Diyanet Vakfı

İkisinde de akıp giden iki kaynak vardır.

Edip Yüksel

İçlerinde akan pınarlar vardır.

Elmalılı Hamdi Yazır

İkisinde de akıp giden iki kaynak vardır.

Öztürk

O cennetlerde iki nehir var, kaynayıp akan.

Suat Yıldırım

İkisinde de akıp giden iki pınar vardır.

Süleyman Ateş

İkisinde de akıp giden iki kaynak var.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٥١﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

فِيهِمَا مِن كُلِّ فَٰكِهَةٍۢ زَوْجَانِ ﴿٥٢﴾

İkisinde de her çeşit meyve, çifterçifter var.

Alİ Bulaç

İkisinde de her meyveden iki çift vardır.

Çeviriyazı

fîhimâ min külli fâkihetin zevcân.

Diyanet İşleri

Bu cennetlerde türlü meyveden çift çift vardır.

Diyanet Vakfı

İkisinde de her türlü meyveden çift çift vardır.

Edip Yüksel

İkisinde de her meyveden iki çeşit vardır.

Elmalılı Hamdi Yazır

İkisinde de her türlü meyvadan çift çift vardır.

Öztürk

O cennetlerde iki çift var her meyvadan.

Suat Yıldırım

İkisinde de her çeşit meyveler, çift çift vardır.

Süleyman Ateş

İkisinde de her meyvadan iki çift var.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٥٣﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

مُتَّكِـِٔينَ عَلَىٰ فُرُشٍۭ بَطَآئِنُهَا مِنْ إِسْتَبْرَقٍۢ ۚ وَجَنَى ٱلْجَنَّتَيْنِ دَانٍۢ ﴿٥٤﴾

Öylesine döşemelere yaslanacaklar ki astarları kalın ipekten, her iki cennetin, devşirilip toplanacak meyveleri de ellerinin altında, pek yakın.

Alİ Bulaç

Astarları, ağır işlenmiş atlastan yataklar üzerinde yaslanırlar. İki cennetin de meyve-devşirmesi (ordakilere) yakın (kolay)dır.

Çeviriyazı

müttekiîne `alâ füruşim beṭâinühâ min istebraḳ. vecene-lcenneteyni dân.

Diyanet İşleri

Orada, örtüleri parlak atlastan yataklara yaslanırlar; iki cennetin meyvelerini de kolayca toplarlar.

Diyanet Vakfı

Hepsi de örtüleri atlastan minderlere yaslanırlar. İki cennetin de meyvesinin devşirilmesi yakındır.

Edip Yüksel

Astarları atlastan yataklara yaslanırlar, her iki cennetin meyveleri pek yakındır.

Elmalılı Hamdi Yazır

Astarları atlastan yataklara yaslanırlar. İki cennetin de devşirmesi yakındır.

Öztürk

Astarları atlastan döşeklere yaslanırlar. İki cennetin meyveleri elle alınacak kadar yakındır.

Suat Yıldırım

O cennetlikler, astarları kalın atlasdan döşeklere yaslanırlar. Her iki cennetin devşirilecek meyveleri, hemen ellerinin altında olacaktır. [69,23; 76,14]

Süleyman Ateş

(Orada) Astarları kalın atlastan yataklara yaslanırlar. İki cennetin de devşirmesi yakındır.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٥٥﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

فِيهِنَّ قَٰصِرَٰتُ ٱلطَّرْفِ لَمْ يَطْمِثْهُنَّ إِنسٌۭ قَبْلَهُمْ وَلَا جَآنٌّۭ ﴿٥٦﴾

O cennetlerde, gözlerini, eşlerinden ayırmayan ve eşlerinden önce ne bir insan tarafından dokunulmuş, ne bir cin tarafından dokunulmuş eşler var.

Alİ Bulaç

Orada bakışlarını yalnızca eşlerine çevirmiş kadınlar vardır ki, bunlardan önce kendilerine ne bir insan, ne bir cin dokunmuştur.

Çeviriyazı

fîhinne ḳâṣirâtu-ṭṭarfi lem yaṭmiŝhünne insün ḳablehüm velâ cânn.

Diyanet İşleri

Orada, bakışlarını yalnız eşlerine çevirmiş, daha önce ne insan ve ne de cinlerin dokunmuş olduğu eşler vardır.

Diyanet Vakfı

Oralarda gözlerini yalnız eşlerine çevirmiş güzeller var ki, bunlardan önce onlara ne insan ne de cin dokunmuştur.

Edip Yüksel

Oralarda, daha önce ne bir insan ne de bir cin tarafından dokunulmamış, bakışlarını dikmiş eşler vardır.

Elmalılı Hamdi Yazır

Oralarda gözlerini yalnız eşlerine çevirmiş dilberler var ki, bunlardan önce onlara ne insan ne de cin dokunmuştur.

Öztürk

O cennetlerde, bakışlarını eşlerine dikmiş öyle dilberler vardır ki, daha önce onları ne cin kirletmiştir ne de insan.

Suat Yıldırım

O cennetlerde gözleri eşlerinden başkasını görmeyen, tatlı bakışlı öyle güzeller vardır ki, daha önce cin ve insanlardan hiç kimse kendilerine dokunmamıştır.

Süleyman Ateş

Onlarda bakışları kısa (yalnız kocalarına bakan) öyle dilberler de var ki, bunlardan önce onları ne insan, ne de cin kanatmamıştır.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٥٧﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

كَأَنَّهُنَّ ٱلْيَاقُوتُ وَٱلْمَرْجَانُ ﴿٥٨﴾

O eşler, sanki yakut ve mercan.

Alİ Bulaç

Sanki onlar yakut ve mercan gibidirler.

Çeviriyazı

keennehünne-lyâḳûtü velmercân.

Diyanet İşleri

Onlar yakut ve mercan gibidirler.

Diyanet Vakfı

Sanki onlar yakut ve mercandırlar.

Edip Yüksel

Onlar yakut ve mercan gibidirler.

Elmalılı Hamdi Yazır

Sanki onlar yâkut ve mercandırlar.

Öztürk

Sanki yakut onlar, sanki mercan...

Suat Yıldırım

O hanımlar parlaklıkta sanki yakut ve mercandırlar.

Süleyman Ateş

Sanki onlar yakut ve mercandırlar.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٥٩﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

هَلْ جَزَآءُ ٱلْإِحْسَٰنِ إِلَّا ٱلْإِحْسَٰنُ ﴿٦٠﴾

İyiliğin karşılığı, iyilikten başka bir şey olabilir mi?

Alİ Bulaç

İhsanın karşılığı ihsandan başkası mıdır?

Çeviriyazı

hel cezâü-l'iḥsâni ille-l'iḥsân.

Diyanet İşleri

İyiliğin karşılığı ancak iyilik değil midir?

Diyanet Vakfı

İyiliğin karşılığı iyilikten başka bir şey midir?

Edip Yüksel

İyiliğin karşılığı, yalnız iyilik değil midir?

Elmalılı Hamdi Yazır

İyiliğin karşılığı, yalnız iyilik değil midir?

Öztürk

İhsanın karşılığı sadece ihsan...

Suat Yıldırım

Öyle ya, iyiliğin neticesi iyilikten başka mı olacaktı!

Süleyman Ateş

İyiliğin karşılığı, yalnız iyilik değil midir?

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٦١﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

وَمِن دُونِهِمَا جَنَّتَانِ ﴿٦٢﴾

Bu iki cennetten başka iki cennet daha var.

Alİ Bulaç

Bu-ikisinin ötesinde iki cennet daha var.

Çeviriyazı

vemin dûnihimâ cennetân.

Diyanet İşleri

Bu iki cennetten başka iki cennet daha vardır.

Diyanet Vakfı

Bu ikisinden başka iki cennet daha vardır.

Edip Yüksel

O ikisinin ötesinde iki cennet daha var.

Elmalılı Hamdi Yazır

Bu ikisinden başka iki cennet daha vardır.

Öztürk

İkisinden başka, iki cennet daha var.

Suat Yıldırım

Bu ikisinden başka, onların ikişer cenneti daha vardır.

Süleyman Ateş

Bu ikisinin ötesinde iki cennet daha var.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٦٣﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

مُدْهَآمَّتَانِ ﴿٦٤﴾

İkisi de koyu yeşil.

Alİ Bulaç

Alabildiğine yemyeşildirler.

Çeviriyazı

müẕâmmetân.

Diyanet İşleri

Renkleri koyu yeşildir.

Diyanet Vakfı

Bu cennetler koyu yeşildirler.

Edip Yüksel

Yemyeşildirler.

Elmalılı Hamdi Yazır

(Bu cennetler) yemyeşildirler.

Öztürk

İkisi de yeşil mi yeşil...

Suat Yıldırım

Bunlar da yemyeşildir.

Süleyman Ateş

Yemyeşildirler.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٦٥﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

فِيهِمَا عَيْنَانِ نَضَّاخَتَانِ ﴿٦٦﴾

İkisinde de iki pınar var, fışkırıp çıkar da akar.

Alİ Bulaç

İçlerinde durmaksızın fışkırıp-akan iki pınar vardır.

Çeviriyazı

fîhimâ `aynâni neḍḍâḫatân.

Diyanet İşleri

İkisinde de durmadan fışkıran iki kaynak vardır.

Diyanet Vakfı

İkisinde de durmadan fışkıran iki kaynak vardır.

Edip Yüksel

İkisinde de fışkıran iki kaynak vardır.

Elmalılı Hamdi Yazır

İkisinde de fışkıran iki kaynak vardır.

Öztürk

İkisinde de iki kaynak var, sürekli fışkıran.

Suat Yıldırım

Bunlarda da kaynayan iki pınar var.

Süleyman Ateş

İkisinde de fışkıran iki kaynak var.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٦٧﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

فِيهِمَا فَٰكِهَةٌۭ وَنَخْلٌۭ وَرُمَّانٌۭ ﴿٦٨﴾

Her ikisinde de meyveler ve hurma ve nar var.

Alİ Bulaç

İçlerinde (her türden) meyve, eşsiz-hurma ve eşsiz-nar vardır.

Çeviriyazı

fîhimâ fâkihetüv venaḫlüv verummân.

Diyanet İşleri

İkisinde de türlü türlü meyveler, hurmalıklar ve nar ağaçları vardır.

Diyanet Vakfı

İkisinde de her türlü meyveler, hurma ve nar vardır.

Edip Yüksel

Her ikisinde de meyvalar, hurmalar ve narlar vardır.

Elmalılı Hamdi Yazır

İkisinde de her türlü meyva, hurma ve nar vardır.

Öztürk

İkisinde de meyve, hurma ve nar var.

Suat Yıldırım

Bunlarda da meyveler, hurmalar, narlar...

Süleyman Ateş

İkisinde de meyva, hurma ve nar var.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٦٩﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

فِيهِنَّ خَيْرَٰتٌ حِسَانٌۭ ﴿٧٠﴾

O cennetlerde güzel huylu güzeller var.

Alİ Bulaç

Orada huyları güzel, yüzleri güzel kadınlar vardır.

Çeviriyazı

fîhinne ḫayrâtün ḥisân.

Diyanet İşleri

Oralarda iyi huylu güzel kadınlar vardır.

Diyanet Vakfı

İçlerinde huyu güzel yüzü güzel kadınlar vardır.

Edip Yüksel

Her ikisinde de iyilikler, güzellikler vardır.

Elmalılı Hamdi Yazır

İçlerinde güzel huylu, güzel yüzlü kadınlar vardır.

Öztürk

İçlerinde iyi mi iyi, güzel mi güzel hanımlar var.

Suat Yıldırım

Onların da içinde iyi huylu, güzel hanımlar.

Süleyman Ateş

Onlarda da iyi huylu, güzel kadınlar var.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٧١﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

حُورٌۭ مَّقْصُورَٰتٌۭ فِى ٱلْخِيَامِ ﴿٧٢﴾

Beyaz tenli, kara gözlü, otağlarda huriler.

Alİ Bulaç

Otağlar içinde korunmuş huri kadınlar.

Çeviriyazı

ḥûrum maḳṣûrâtün fi-lḫiyâm.

Diyanet İşleri

Çadırlar içinde ceylan gözlüler vardır.

Diyanet Vakfı

Otağlar içinde sahiplerine tahsis edilmiş huriler vardır.

Edip Yüksel

Çadırlara kapanmış güzeller

Elmalılı Hamdi Yazır

Çadırlar içerisinde gözlerini yalnız kocalarına çevirmiş hûriler vardır.

Öztürk

Çadırlar içinde bekletilen huriler var.

Suat Yıldırım

Otaklarda eşlerine hasredilmiş güzeller.

Süleyman Ateş

Çadırlara kapanmış huriler.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٧٣﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

لَمْ يَطْمِثْهُنَّ إِنسٌۭ قَبْلَهُمْ وَلَا جَآنٌّۭ ﴿٧٤﴾

Eşlerinden önce ne bir insan dokunmuş onlara, ne bir cin.

Alİ Bulaç

Bunlardan önce kendilerine ne bir insan, ne bir cin dokunmuştur.

Çeviriyazı

lem yaṭmiŝhünne insün ḳablehüm velâ cânn.

Diyanet İşleri

Onlara daha önce insan da, cin de dokunmamıştır.

Diyanet Vakfı

Bunlara onlardan önce ne bir insan ne bir cin dokunmuştur.

Edip Yüksel

Daha önce onlara ne insan ne de cin dokunmamıştı.

Elmalılı Hamdi Yazır

Bunlardan önce onlara ne insan ne de cin dokunmuştur.

Öztürk

Daha önce onları ne cin kirletmiştir ne de insan.

Suat Yıldırım

Öyle güzeller ki daha önce insanlardan ve cinlerden kimse kendilerine dokunmamıştır.

Süleyman Ateş

Bunlardan önce onları ne insan, ne de cin kanatmamıştır.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٧٥﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

مُتَّكِـِٔينَ عَلَىٰ رَفْرَفٍ خُضْرٍۢ وَعَبْقَرِىٍّ حِسَانٍۢ ﴿٧٦﴾

Yeşil ipeklilerle düşenmiş sedirlere ve güzelim döşemelere yaslanırlar.

Alİ Bulaç

Yeşil yastıklara ve çarpıcı güzellikteki döşeklere yaslanırlar.

Çeviriyazı

müttekiîne `alâ rafrafin ḫuḍriv ve`abḳariyyin ḥisân.

Diyanet İşleri

Cennetlikler orada yeşil yastıklara ve harikulade işlemeli döşeklere yaslanırlar.

Diyanet Vakfı

Yeşil yastıklara ve harikulade güzel döşemelere yaslanırlar.

Edip Yüksel

Yeşil yastıklara ve işlemeli halılara yaslanırlar.

Elmalılı Hamdi Yazır

Yeşil yastıklara ve hârikulâde güzel işlemeli döşeklere yaslanırlar.

Öztürk

Yeşil yastıklarda, emsalsiz döşekler üzerinde yatarlar yan.

Suat Yıldırım

Yeşil yastıklara ve hârikulade güzel güzel döşemelere yaslanırlar.

Süleyman Ateş

(Cennettekiler) Yeşil yastıklara ve harikulade güzel işlemeli döşeklere yaslanırlar.

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ﴿٧٧﴾

Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Alİ Bulaç

Şu halde Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Çeviriyazı

febieyyi âlâi rabbikümâ tükeẕẕibân.

Diyanet İşleri

Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

Diyanet Vakfı

Öyleyken Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Edip Yüksel

Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?

Elmalılı Hamdi Yazır

Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Öztürk

Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan?

Suat Yıldırım

O halde Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkâr edebilirsiniz?

Süleyman Ateş

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?

تَبَٰرَكَ ٱسْمُ رَبِّكَ ذِى ٱلْجَلَٰلِ وَٱلْإِكْرَامِ ﴿٧٨﴾

Ululuk ve kerem ıssı Rabbinin adının şanı, pek yücedir.

Alİ Bulaç

Celal ve ikram sahibi olan Rabbinin adı ne Yücedir.

Çeviriyazı

tebârake-smü rabbike ẕi-lcelâli vel'ikrâm.

Diyanet İşleri

Büyük ve pek cömert olan Rabbinin adı ne yücedir!

Diyanet Vakfı

Büyüklük ve ikram sahibi Rabbinin adı yücelerden yücedir.

Edip Yüksel

Görkemli ve Onurlu Rabbinin ismi ne yücedir!

Elmalılı Hamdi Yazır

Büyüklük ve ikram sahibi Rabbinin adı ne yücedir!

Öztürk

İkram ve kudret sahibi Rabbinin ismi öyle yüce ki...

Suat Yıldırım

Azamet ve kerem sahibi olan Rabbinin adı çok yücedir, çok yüce!

Süleyman Ateş

Büyüklük ve ikram sahibi Rabbinin adı ne yücedir!